Merhaba, 
Beyoğlu’nda İtalyan kültürü izlerinin peşinde...
İtalyanlar, 1000 yıldan fazla bir süredir bu kadim kentte yaşamaktalar. Bizans döneminde önce Haliç çevresine, sonraları da Galata ve Pera bölgesine yerleşen Latin Katolik tüccar aileler kentin kültüründe her zaman önemli rol oynadılar.
Dinleri, kültürleri, gelenekleri ve bazıları halen yaşayan kurumları ile şehrimizde derin izler bırakan İtalyanların izlerini Galileo Galilei Özel İtalyan Lisesi öğrencileri ile birlikte arıyoruz…
Her yıl, İtalyan Lisesi hazırlık sınıfına başlayan genç öğrencilerin okul ve çevresi ile kültürel bir bağ kurmalarını sağlamak için özel olarak tasarlanmış geziler yapıyoruz. Bu gezilerde öğrencilerin:
Şehrimizdeki İtalyan kültürünü ve izlerini öğrenmelerini;
Beyoğlu’ndaki Latin kültürü ve kurumları ile tanışmalarını;
Kozmopolit Pera bölgesini daha iyi anlayıp öğrenmelerini amaçlıyoruz.
İtalyan Lisesi dışında birçok yabancı dilde eğitim yapan okulun da içinde bulunduğu Pera ve Beyoğlu sokaklarının gizli kalmış, bilinmeyen köşelerini hazırlık öğrencileri ile birlikte keşfediyoruz.
Ticaretin merkezi PERA
Pera semti tüm çağlarda (Roma devri, Bizans devri, Osmanlı dönemi) önemli bir ticaret merkezi olmuştur. Uluslararası ticaret ve takas merkezi olması nedeniyle birçok farklı ülkeden tüccarlar buraya gelmiş, bazıları da buraya yerleşmiştir. Osmanlı dönemide şehrin gayrimüslimleri genellikle bu bölgede yaşamışlar. Özellikle Levantenler (Doğu Akdeniz’de yaşayan katolik hristiyan gruplar), Musevi tüccar aileler ve Ortodoks azınlıklar bu bölgede yaşamışlar. Bu nedenle, tarih boyunca Pera, birçok dilin birlikte konuşulduğu bir bölge olmuştur.
Sokakları gizem kokan BEYOĞLU
17 mayıs 1863 tarihinde, Beyoğlu’nda bir yardımlaşma derneği kuran çoğu Napoli'li İtalyan işçileri, Società Operaia Italiana di Mutuo Soccorso in Costantinopoli’nin hala Beyoğlu’nda 150 yıl sonra izlerinin görünebileceğini düşünmüşler miydi? Bu
derneği kuran ve ilk başkanı da olan kişi daha sonra İtalya Devleti’nin kurulmasına öncülük etmiş olan Giuseppe Garibaldi’dir...
Beyoğlu’nun en eski elçilik binalarından biri olan Venedik Sarayı, daha önceleri Testa ailesine aitken, Venediklilerce Testa’lardan satın alınmış,1695’de bugünkü yapı inşa edilmiştir. 1777- 1781 arasında elçilik görevinde bulunan Balyos Andréa Memmo, (İstanbul’daki Venedik elçilerine eskiden Balyos derlermiş İtalyancası = Balio) binayı baştan sona yenilemiş ve Venedik saraylarına benzetmiştir...
Bu bina, tarih boyunca ağırladığı önemli ve ünlü misafirlerin yanı sıra Venedik’ten kaçan maceracı ve yazar Kazanova’nın anılarında da yer almıştır. Dönemin Avrupa’sının toplumsal yaşamı, adet ve görenekleri konusunda önemli bir kaynak olarak görülen anılarında Kazanova, 1844 yazında İstanbul’da geçirdiği 3 aya da geniş yer ayırıyor.
1904 yılında yapılan bir kilisenin girişinde yer alan kitabenin çok ilginç bir hikayesi var. Kitabeye dikkatle bakarsanız (üstte soldan 3. fotoğraf) Sultan 2. Abdülhamit’in ve dönemin belediye başkanı Rıdvan Paşa’nın isimleri okunabiliyor. Hikayenin detayları ve çok daha fazlası için Beyoğlu'nda İtalyan İzleri gezimize bekleriz.
Gelin, Beyoğlu’nda yaşanmış hayatları ve tarihi mekanların hepsi birbirinden ilginç hikayelerini birlikte keşfedelim.
